Yapay zekânın iş dünyasında hızla yayılması, teknoloji sektöründeki genç çalışanların kariyer planlarını kökten değiştiriyor. Randstad Digital tarafından yapılan küresel araştırma, Z kuşağının yapay zekâya karşı hem heyecan hem de endişe taşıdığını ortaya koydu. Genç çalışanların büyük bölümü bu teknolojiyi işlerinde aktif olarak kullanıyor ancak bir kısmı da gelecekteki iş güvencelerini sorguluyor.
Z Kuşağı Yapay Zekâ Döneminde Zorlanıyor
Araştırmaya göre Z kuşağının üçte ikisi yapay zekânın iş yaşamına getirdiği yeniliklerden memnun olduğunu belirtirken, yüzde 43’ü bu durumun istihdam güvenliği açısından risk oluşturabileceğini düşünüyor. Randstad Digital Üst Yöneticisi Graig Paglieri, genç çalışanların beklentilerinin artık teknoloji şirketlerinin kültürünü, esneklik politikalarını ve kariyer planlamalarını doğrudan şekillendirdiğini ifade etti.
Y kuşağında da benzer duygular görülüyor. Bu gruptaki çalışanların yüzde 77’si yapay zekâdan heyecan duyduğunu söylerken yüzde 41’i işini kaybetme endişesi taşıyor. X kuşağında ise bu oran yüzde 38’e kadar düşüyor.
Z kuşağı çalışanları, teknoloji sektörüne büyük bir dönüşüm sürecinde adım attı. Üretken yapay zekânın yükseldiği, işten çıkarmaların yoğunlaştığı bu dönemde kariyerine başlayan gençler, sektörde tutunmakta güçlük çekiyor. Stanford Üniversitesi’nin araştırması, yapay zekâ devriminin ilk aşamasında en çok zarar gören grubun yeni mezunlar olduğunu ortaya koydu.
Paglieri, bu tablonun uzun vadede şirketler açısından da olumsuz sonuçlar doğurabileceğini belirtiyor. Ona göre giriş seviyesindeki pozisyonlar yalnızca üretkenliği değil, geleceğin yeteneklerini yetiştirmeyi de hedeflemeli. Şirketlerin kısa vadeli otomasyon planlarına odaklanmak yerine, genç çalışanların gelişimini desteklemesi gerektiğini söylüyor.
Randstad raporu, gençlerin iş sadakatinde belirgin bir düşüş yaşandığını da gösteriyor. Z kuşağının yalnızca yüzde 3’ü mevcut iş yerinde on yıl kalmayı planlarken, aynı oran Y kuşağında yüzde 10, X kuşağında ise yüzde 11 seviyesinde. Katılımcıların dörtte biri üç ila beş yıl arasında aynı şirkette kalmayı düşündüğünü belirtirken, üçte biri iki yıldan kısa sürede iş değiştirmeyi planlıyor.
Gençlerin yarısı bir yıldan kısa süre çalıştığı işinden ayrıldığını söyledi. En sık dile getirilen nedenler kötü iş ortamı, düşük maaş ve sınırlı kariyer olanakları oldu. Randstad, şirketlerin genç yetenekleri koruyabilmesi için açık kariyer yolları, rekabetçi maaş politikaları ve esnek çalışma koşulları sunması gerektiğini vurguluyor.
Ekonomik belirsizlikler ve artan yaşam maliyetleri, Z kuşağını yeni gelir kaynakları aramaya yöneltti. Katılımcıların dörtte biri, tam zamanlı işine ek olarak ikinci bir işte çalışmayı planladığını belirtti. Randstad, bu eğilimi “karma gelir modeli” olarak tanımlıyor. Gençlerin bir bölümü gelirini artırmak isterken, bir kısmı da daha esnek çalışma biçimlerini tercih ediyor.
Araştırmaya göre Z kuşağının yüzde 49’u esnek çalışma saatlerini birinci sıraya koyuyor. Yüzde 45’i maaşı, yüzde 41’i ise işyeri konumunu önemsiyor. Genç çalışanlar artık yalnızca yüksek maaş değil, kişisel yaşamla uyumlu bir iş deneyimi istiyor.