Yapay zekâ yatırımları teknoloji dünyasının merkezinde yer alsa da finansal tablo sanıldığı kadar parlak görünmüyor. Praetorian Capital kurucusu Harris Kupperman, ağustosta yayınladığı analizinde yapay zekâ veri merkezlerinin sürdürülebilir bir gelir modeline sahip olmadığını açıkladı. Kupperman, yüksek maliyetli yarı iletken çiplerin hızla değer kaybettiğini, veri merkezlerinin ekonomik ömrünün ise beklenenden çok daha kısa olduğunu söyledi.
Yatırımcılar Gerçek Getiriyi Hesaplayamıyor
Kupperman, ilk analizinde veri merkezi donanımlarının on yılda yenileneceğini varsaymıştı. Ancak sonrasında sektör profesyonelleriyle yaptığı görüşmeler, bu sürenin gerçekte üç ila on yıl arasında değiştiğini ortaya koydu. Uzman, teknolojinin hızlı gelişimi nedeniyle donanımların birkaç yıl içinde işlevini yitirdiğini belirtti.
Yatırımcıların kârlılık beklentisi de giderek zayıflıyor. Kupperman’a göre teknoloji şirketlerinin 2025’te yalnızca yatırım harcamalarını karşılayabilmesi için 160 milyar dolar gelir elde etmesi gerekiyor. Ancak sektörün mevcut yıllık geliri 20 milyar dolar civarında seyrediyor. Bu fark, veri merkezlerinin kısa vadede kendini amorti etmesinin neredeyse imkânsız olduğunu gösteriyor.
Yeni projeler eklenince tablo daha da karmaşıklaşıyor. 2026’da yüzlerce yeni veri merkezinin faaliyete geçmesi bekleniyor. Kupperman, 2025 ve 2026 yıllarının toplam maliyetinin trilyon dolar seviyesine ulaşacağını, bu harcamaların yalnızca gelir farkını büyüteceğini belirtiyor.
Uzmanlara göre teknoloji şirketleri, ölçeği büyütmenin sorunları çözmeyeceğini fark etmeli. Finansal dengeler sağlanmadığı takdirde, yapay zekâ yatırımlarının yalnızca şirketleri değil ülke ekonomilerini de sarsma riski taşıdığı ifade ediliyor.
Kupperman, yazısında “Eğer ekonomik denklemler tutmuyorsa, daha büyük ölçek sadece krizin boyutunu büyütür” ifadelerine yer verdi. Bu uyarı, yapay zekâ endüstrisinin büyüme hızının finansal sürdürülebilirliği aştığına dair güçlü bir işaret olarak değerlendiriliyor.
