Nöroteknoloji alanında son yıllarda büyük ilerlemeler kaydedilse de bazı milyarderlerin ölümsüz insan fikrine olan ilgisi bilim dünyasında endişe yaratıyor. Uzmanlara göre transhümanizm odaklı bu yaklaşımlar, ciddi sağlık sorunlarını tedavi etmeyi amaçlayan nöroteknolojik çalışmaları gölgeliyor.
Transhümanizm, Gerçek Bilimsel Tartışmaları Gölgeliyor
Teknoloji dünyasının en zengin isimleri, insan bilincini makinelerle birleştirme hayaline yönelmiş durumda. Bilim insanları, bu yönelimin nöroteknoloji alanında yürütülen meşru araştırmaların önüne geçtiğini belirtiyor. Uzmanlara göre Elon Musk ve Sam Altman gibi isimler, doğanın biyolojik sınırlarını aşmayı hedefleyen “transhümanist” projelere kaynak ayırarak bilimsel gerçeklerden uzaklaşıyor.
Transhümanizm, insan bedeninin bilgisayar teknolojileri ya da nanoteknolojiyle geliştirilebileceğini savunan bir akım olarak biliniyor. Google mühendisi Ray Kurzweil gibi isimler, insan bilincinin dijital ortama taşınabileceğini öne sürüyor. Ancak bilim insanlarının büyük kısmı bu iddiaların bilimsel temelden yoksun olduğunu dile getiriyor.
Münih Teknik Üniversitesi’nde nöroetik profesörü olarak görev yapan Marcello Ienca, transhümanist düşüncelerin bilimsel araştırmalara zarar verdiğini ifade etti. Ienca’ya göre Musk ve Altman gibi yatırımcılar, beyin verilerini bilgisayarlara yüklemeye yönelik söylemlerle tıp odaklı nöroteknoloji çalışmalarının önünü kesiyor.
Nöroteknoloji alanında son dönemde dikkat çekici gelişmeler yaşanıyor. Geliştirilen yeni beyin implantları, sinir sinyallerini doğal konuşmaya dönüştürebiliyor. Retinal implantlar ise görme yetisini kaybeden kişilere kısmen görme kabiliyeti kazandırıyor. Neuralink de beyin implantı araştırmalarıyla felçli bireylerin yaşam kalitesini artırmayı hedefliyor.
McGill Üniversitesi’nden nörobiyoloji profesörü Michael Hendricks, bu ilerlemelerin transhümanizmle ilgisi olmadığını vurguladı. Hendricks, “Neuralink ekibi bilimsel olarak değerli çalışmalar yürütüyor ancak Musk, bu projeyi telepati ya da zihin aktarımı gibi popüler kavramlarla anmaya başladığında bilimin yönü şaşıyor” dedi.
Hendricks, insan beyninin bir bilgisayara yüklenebileceği yönündeki iddiaların bilimsel olarak imkânsız olduğunu belirtti. “Biyoloji bilgisayar gibi çalışmaz” diyen Hendricks, Musk’ın açıklamalarının bilimsel gerçeklerle uyuşmadığını söyledi.
Nöroteknoloji alanında gizlilik ve etik konularında çalışmalar yürüten hukukçu Kristen Mathews ise, teknoloji milyarderlerinin bilim kurgu odaklı söylemlerinin tehlikeli olduğunu ifade etti. Mathews’e göre yanlış yönlendirmeler, bir beyin implantı kazası yaşanması hâlinde araştırmaların sert yasalarla kısıtlanmasına yol açabilir.
Nöroteknoloji alanında çalışan araştırmacılar, insan bilincinin makinelerle birleştirilemeyeceğini vurguluyor. Onlara göre insan yaşamını geliştirmeye yönelik gerçekçi çözümler, transhümanizmin hayal dünyasından çok daha değerli.