İngiltere’de şirketler yapay zekâ yatırımlarını hızla yükseltiyor. SAP’nin araştırmasına göre ülke genelindeki işletmeler, 2025 yılında ortalama 15.94 milyon sterlinlik harcama yapıyor. Önümüzdeki iki yılda yatırımların ortalama yüzde 40 artması bekleniyor.
Parçalı Yapay Zeka Stratejisi Verimliliği Düşürüyor
Yapay zekâya yapılan yatırımlar kısa sürede getiri sağlamaya başladı. İngiltere’deki şirketler ortalama yüzde 17 yatırım getirisi elde ediyor. 2027 yılına kadar bu oranın yüzde 32’ye yükselmesi öngörülüyor. Karar alma süreçlerinde, müşteri etkileşimlerinde ve proje değer kazanım süresinde ciddi iyileşmeler yaşanıyor.
Araştırma, şirketlerin yapay zekâ projelerinin büyük bölümünü parçalı yürüttüğünü ortaya koyuyor. Şirketlerin yüzde 42’si yatırımlarını bölük pörçük olarak tanımlıyor. Projelerin yüzde 37’si departman bazında yürütülüyor. Sadece yüzde 7’si kurumsal düzeyde stratejik planlama uyguluyor. Bu durum, şirketlerin yapay zekâdan tam verim almasını engelliyor.
Yapay zekâdan sürdürülebilir getiri sağlamak için veri stratejisi kritik önem taşıyor. Araştırmalar, İngiltere’deki şirketlerin yüzde 26’sının hâlâ resmî bir veri stratejisine sahip olmadığını gösteriyor. Ataccama verilerine göre veri yöneticilerinin yüzde 69’u veri kalitesini en büyük zorluk olarak görüyor. Yüzde 40’ı tutarlı veri kalitesini korumakta güçlük çekiyor. Veri eksiklikleri, projelerin etkinliğini doğrudan etkiliyor.
Yapay zekâ projelerinin büyümesi, veri depolama ihtiyacını hızla artırıyor. Hitachi Vantara verileri, veri depolama kapasitesinin önümüzdeki yıllarda yaklaşık yüzde 150 artacağını gösteriyor. Şirketler, genişleyen veri hacmini karşılamak için altyapı yatırımlarına yöneliyor. Uzmanlar, gerekli önlemler alınmazsa veri depolama krizinin kaçınılmaz olduğunu belirtiyor.
Uzmanlar, yapay zekânın yalnızca bir teknoloji değil, aynı zamanda işletmeleri dönüştüren bir araç olarak görülmesi gerektiğini vurguluyor. SAP’nin raporu, stratejik planlama, güçlü veri yönetimi ve bütünleşik kurumsal yaklaşımın yatırımların gerçek değerini ortaya çıkaracağını gösteriyor. Şirketlerin yapay zekâyı operasyonel kolaylık aracı olarak değil, iş modellerini yeniden şekillendiren bir dönüşüm unsuru olarak değerlendirmesi büyük bir önem taşıyor.