Cisco, ağ yönetiminde devrim yaratmayı hedefleyen yeni platformu Cisco IQ’yu tanıttı. Şirket, bu platformu yapay zekâ destekli bir sistem olarak tanımlıyor ve uzun yıllara dayanan ağ yönetimi bilgisini tek bir çatı altında topluyor. Cisco IQ, BT ekiplerine zaman kazandırmayı ve ağların daha güvenli şekilde çalışmasını sağlamayı amaçlıyor.
Cisco IQ Ağ Yönetiminde Yeni Dönem Başlatıyor
Cisco’nun San Diego’da düzenlediği Partner Summit etkinliğinde tanıttığı Cisco IQ, şirketin son dönemdeki en dikkat çeken yeniliklerinden biri oldu. Platform, Cisco’nun uzun süredir geliştirdiği ağ izleme, güvenlik ve yönetim araçlarını büyük dil modelleriyle birleştiriyor. Şirketin Ürün Müdürü Jeetu Patel, teknolojideki hızlı değişime uyum sağlamak için her etkinlikte yeni ürünler duyurduklarını belirtti.
Cisco IQ, şirketin 40 yılı aşkın ağ yönetimi deneyiminden beslenen özel bir dil modeliyle çalışıyor. Platform, ağ üzerindeki cihazları analiz ediyor, potansiyel arızaları önceden tespit ediyor ve çözüm önerileri sunuyor. İlk etapta öneri tabanlı çalışacak sistem, kullanıcının onayı olmadan işlem yapmayacak. Şirket, bu yöntemin yöneticilerdeki kontrol kaygısını azaltacağını düşünüyor.
Cisco IQ, kullanıcı dostu bir arayüzle tasarlandı. Platform, klasik kontrol panellerinin yanında sohbet tabanlı bir sorgulama penceresi de içeriyor. Kullanıcılar buradan sistemin bilgi tabanına erişip doğal dille soru sorabiliyor. Yapay zekâ destekli analiz araçları da ağ performansını ölçümleyip sorunlara karşı erken uyarılar sunuyor.
Cisco IQ’nun en önemli hedefi, BT ekiplerinin rutin bakım işlerine harcadığı zamanı azaltmak. Böylece uzmanlar daha stratejik projelere odaklanabiliyor. Platform, bulut tabanlı bir SaaS çözümü olarak ya da kurumsal ortamlarda çevrimdışı biçimde kullanılabiliyor. Tam sürümün 2026 yılının ikinci yarısında yayınlanması planlanıyor.
Etkinlikte duyurulan bir diğer ürün Cisco Unified Edge Platform oldu. Bu sistem, veri merkezinden bağımsız şekilde çalışabilen modüler bir sunucu olarak geliştirildi. Intel Xeon işlemciler ve Nvidia GPU’larla donatılan cihaz, üretim tesislerinden sağlık kuruluşlarına kadar geniş bir alanda kullanılabiliyor.
Cisco Unified Edge, veri analizini ve yapay zekâ çıkarımlarını doğrudan üretim sahasında gerçekleştirebiliyor. Bu yaklaşım, verilerin buluta taşınma ihtiyacını ortadan kaldırıyor. Böylece gecikme süreleri azalıyor ve işletmelerin veri aktarım maliyetleri düşüyor. Platform, Cisco’nun Splunk, Thousand Eyes ve Insight gibi gözlemleme araçlarıyla da entegre çalışıyor.
Cisco’nun yeni platformları, şirketin ağ yönetimi alanındaki vizyonunu net biçimde ortaya koyuyor. Cisco IQ, gelecekte otonom sistemlerin temellerini atarken Unified Edge, yapay zekâ işlemlerini sahaya taşıyor. Şirket, bu iki çözümle hem iş ortaklarına hem de kurumsal müşterilere daha verimli bir ağ deneyimi sunmayı hedefliyor.
Cisco’nun yeni yaklaşımı, yapay zekâ destekli altyapıların yalnızca sanal ortamda değil, fiziksel ağlarda da güçlü şekilde yer alacağını gösteriyor. Cisco IQ’nun gelişimiyle birlikte, BT dünyasında otonom ağ yönetiminin temelleri artık daha somut hale geliyor.