Avrupa Birliği, finans sektöründe uygulanacak yeni veri paylaşım sistemi için son aşamaya geldi. FiDA (Finansal Veri Erişimi Yönetmeliği) düzenlemesi kapsamında bankalar ve sigorta şirketlerinin verilerini üçüncü taraflarla paylaşması planlanıyor. Ancak Brüksel’de yürütülen görüşmelerde Meta, Apple, Google ve Amazon gibi büyük teknoloji şirketlerinin sistem dışında bırakılması için karar alındı.
FiDA Düzenlemesi Dijital Finans İçin Yeni Bir Çerçeve Getiriyor
FiDA’nın amacı, bankacılık ve sigorta verilerinin denetimli bir şekilde paylaşılmasıyla dijital finans ürünlerinin gelişmesini sağlamak. Yeni sistemde üçüncü taraf sağlayıcılar, banka hesap verilerinden sigorta poliçelerine kadar pek çok bilgiyi kullanarak farklı dijital hizmetler geliştirecek. Düzenleme için son müzakereler tamamlanmak üzere ve sonbaharda nihai anlaşmaya varılması bekleniyor.
Almanya, büyük teknoloji şirketlerinin sisteme girmesine karşı çıkan ülkeler arasında öne çıktı. Berlin yönetimi, FiDA’nın Avrupa merkezli dijital finans ekosistemini desteklemesi gerektiğini savunuyor. Bu yaklaşım, tüketiciler için dijital egemenlik vurgusunu öne çıkarıyor. Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Komisyonu da bu görüşü destekledi. Böylece bankaların uzun süredir dile getirdiği endişeler siyasal zeminde karşılık buldu.
Avrupa’daki bankalar, büyük teknoloji şirketlerinin hassas müşteri verilerini kullanarak sektördeki hâkimiyetlerini artırabileceğini düşünüyor. Bu nedenle teknoloji devlerinin FiDA’ya dahil edilmesini riskli görüyorlar. Öte yandan büyük teknoloji şirketleri, kararın tüketici tercihlerini kısıtlayacağını savunuyor. Lobi faaliyetlerinde öne çıkan Computer & Communications Industry Association yetkilileri, bu kararın rekabeti azaltacağını ve tüketicilerin daha az seçenekle karşı karşıya kalacağını ifade ediyor.
FiDA’dan dışlanan teknoloji şirketleri, Avrupa’daki finans sektörüne yönelik stratejilerini yeniden şekillendirmek zorunda kalacak. Bankalar açısından bakıldığında bu durum, sektörün kendi içinde yeni ürünler geliştirmesi için avantaj yaratabilir. Ancak ABD tarafında bu kararın hoş karşılanmayacağı tahmin ediliyor. Daha önce Başkan Donald Trump, Amerikan şirketlerini hedef alan düzenlemelere karşılık gümrük vergileriyle karşılık verebileceğini açıklamıştı.
Avrupa Birliği’nin bu kararı, küresel teknoloji şirketlerine karşı daha korumacı bir yaklaşımın sinyali olarak değerlendiriliyor. FiDA düzenlemesiyle birlikte Avrupa merkezli fintech şirketleri ve bankalar, büyük teknoloji şirketlerinin baskısı olmadan pazarda daha güçlü bir konum elde edecek. Buna karşılık transatlantik ilişkilerde gerilimin artması ihtimali de gündeme gelecek. Avrupa’nın önümüzdeki dönemde attığı adımlar hem finans piyasasının yönünü hem de teknoloji şirketlerinin stratejilerini doğrudan etkileyecek.
