Apple’ın uzun süredir üzerinde çalıştığı Siri yenilenme süreci bir kez daha sekteye uğradı. Şirketin yapay zekâ arayışlarını yöneten isimlerden Ke Yang, göreve başladıktan haftalar sonra Apple’dan ayrılarak Meta’ya geçti. Bloomberg’in haberine göre Yang, Apple’ın ChatGPT benzeri bilgi arama projesini yöneten kilit bir isimdi.
Apple’ın Yapay Zekâ Projelerinde Kan Kaybı Devam Ediyor
Apple’da Answers, Knowledge, and Information (AKI) adlı ekibin başında bulunan Yang, Siri için dünya çapında bir bilgi motoru geliştirmeyi hedefliyordu. Bu proje, şirketin 2026 yılında kullanıma sunmayı planladığı yeni Siri sürümünün temelini oluşturuyordu. Yenilenen Siri’nin kişisel verilerle daha derin bir bağlantı kurması ve karmaşık komutları daha doğru işlemesi bekleniyordu. Ancak Yang’ın ayrılığı bu planların bir kez daha ertelenmesine neden olabilir.
Yang’ın ayrılığı Apple içinde yaşanan tek istifa değil. Son aylarda aralarında kıdemli mühendislerin ve proje yöneticilerinin de bulunduğu en az altı yapay zekâ uzmanı Meta’ya transfer oldu. Bu isimlerin birçoğu temel modeller ve bulut altyapısı üzerinde çalışan çekirdek ekiplerden geliyordu. AKI ekibi, Apple’ın geciken yapay zekâ hedeflerini yeniden canlandırmak için oluşturulmuş en iddialı girişimlerden biri olarak görülüyordu.
Meta, Baş Yapay Zekâ Bilimcisi Yann LeCun’un liderliğinde oluşturduğu “superintelligence” ekibini büyütüyor. Bu ekipte artık Apple, OpenAI ve Google DeepMind geçmişine sahip pek çok uzman yer alıyor. Şirket, bu ekip aracılığıyla yeni nesil büyük dil modelleri ve gelişmiş arama sistemleri geliştirmeyi amaçlıyor. Meta oluşturduğu planla uzun vadede hedef, yapay genel zekâ (AGI) alanında öncü konuma ulaşmayı hedefliyor.
Yang’ın ayrılığı sonrası AKI ekibine kimin liderlik edeceği henüz belli değil. Apple, yapay zekâ alanında rakiplerinin gerisinde kalmasına rağmen çalışmalarını sürdürüyor. Şirketin OpenAI, Anthropic ve Perplexity gibi üçüncü taraf yapay zekâ platformlarıyla iş birliği planladığı öne sürülüyor. Ancak bu adımlar, Apple’ın yıllardır koruduğu kapalı sistem anlayışını zayıflatabilir. Şirketin elinde gizlilik politikaları ve cihaz içi işlem yetenekleri dışında öne çıkan bir avantaj kalmayabilir.